type="text/css">
   
 
  BAşabakanın gazzeye tepkisi
Gazze'de zulüm var, herkesi yardıma çağırıyorum  
İsrail'in, katliama dönüşen Gazze'ye yönelik saldırıları durdurması için diplomatik temaslarını sürdüren Başbakan Tayyip Erdoğan, yeni bir adım daha attı. Dün parti grubunda konuşan Erdoğan, bütün dünyayı Gazze'ye yardıma çağırdı.
 

 

Kürsüden Başbakanlık tarafından açılan hesap numaralarını teker teker okuyarak mağdurlar için bağış yapılmasını istedi. Konuşmasında, "Türkiye Başbakanı duygusal davranıyor" eleştirilerine de cevap veren Erdoğan, İsrail'e tarihi şahit göstererek karşılık verdi: "Bu yapılanlar, şubattaki seçimin hesabıdır. Barak'a, Livni'ye sesleniyorum: Tarih sizi şu yaptıklarınızla 'insanlığa bir kara leke düşürdünüz' diye yargılayacak. Biz, dedeleriniz kovulduğu zaman sizi bu topraklarda misafir eden Osmanlı'nın torunları olarak konuşuyoruz. Her zaman mazlumun yanında olduk." İki yıldır 'Gazze'nin adeta bir toplama kampı gibi kendi kaderine terk edildiğini' vurgulayan Başbakan Erdoğan, bu trajedi karşısında duygusal değil, bilgi ve tecrübeyle hareket ettiğinin altını çizdi.

'Dramı yerinde gören, Ramallah sınırında yarım saat bekletilmiş bir Türkiye Cumhuriyeti başbakanı olarak' konuştuğuna dikkat çeken Erdoğan, İsrail Başbakanı ile 22 Aralık'taki görüşmesinin perde arkasını da açıkladı: "İsrail-Suriye ilişkilerinin beşinci raundu için geldiler. Olay bir-iki kelimede takıldı. Cuma günü bize dönüşü beklerken, İsrail ne yazık ki Gazze'yi bombaladı."

ERDOĞAN'DAN OLMERT'E TARİH DERSİ

Başbakan Tayyip Erdoğan, İsrail'in 'duygusal konuşuyor' eleştirisine tarihi şahit göstererek cevap verdi: "Biz, dedeleriniz kovulduğu zaman bu topraklarda misafir eden Osmanlı'nın torunları olarak konuşuyoruz. Her zaman mazlumun yanında olduk. Siz, insanlık tarihine kara bir leke düşürdünüz."

Bu arada, Başbakan Erdoğan'ın, İsrail Başbakanı Olmert'in telefonlarına 'şartlar oluşmadığı' gerekçesiyle çıkmadığı öğrenildi.

Başbakan Tayyip Erdoğan, partisinin grup toplantısında İsrail'e yönelik sert tepkisine açıklık getirdi. Türkiye'nin Filistinle tarihî ve dinî bağlarının bulunduğuna işaret eden Erdoğan, son saldırı ile Türkiye'nin bölgede yürüttüğü barış çabasının da hiçe sayıldığını vurguladı. 'İsrail-Suriye arasında arabuluculuk yapılabilir mi?' taleplerine olumlu baktıklarını, bu yüzden bölgede diplomatik atak başlattıklarını belirten Başbakan, bu çerçevede İsrail Başbakanı Olmert'in 22 Aralık'ta Ankara'ya geldiğinin altını çizdi. Erdoğan, 'Olmert saldırı için izin mi aldı?' söylentilerini kesin bir dille yalanlarken, görüşmenin içeriği konusunda şu bilgiyi verdi: "Bizimle İsrail-Suriye ilişkilerinin beşinci raundunu görüşmeye geldiler. Kendileri ve Suriye ile o akşam, bir mutabakat metni üzerinde sürekli bir telefon diplomasisiyle ne yapılabilir, bunu görüştük. Yaklaşık 6 saat hem burayla (İsrail) hem de Sayın Beşşar Esed ve dışişleri bakanları ile arkadaşlarımız görüşmeler yapıyordu. Olay geldi geldi, bir-iki kelimede takıldı. Dedik ki; 'hafta sonuna kadar bu çalışmaları devam ettirin, burada da bir mutabakat sağlayıp neticeye varalım'. Biz, İsrail Başbakanı'nın cuma günü için bize dönüşünü beklerken, cumartesi günü İsrail uçaklarının ne yazık ki Gazze'yi bombaladığını duyduk. Bunu Türkiye'ye bir saygısızlık olarak görüyoruz. Ortadoğu son 100 yıldır barışa hiç bu kadar yakın olmamıştı. Özellikle Filistin ile İsrail arasında, bizim de katkılarımızla barışa dönük adımlar atılmış, Annapolis süreci başlatılmış ve önemli umut ışığı doğmuştu. Ama barışa bu kadar yakın olduğumuz bir anda başlayan bu saldırılar, barış umutlarını bir kez daha kararttı. Tüm bu olumsuzluklara ilave olarak hâlâ kalkıp da duygusallık olarak bu süreci değerlendirme gayreti içine giriyorlar. Hiçbir gerekçe, böyle bir vahşeti insanlık vicdanında meşrulaştırma yolu olabilir mi? Pazaryerlerine, ambulanslara, hastanelere, okullara, camilere, masum sivillerin yaşadığı evlere fırlatılan bombaların bir izahı var mı? Suyu, elektriği, ekmeği, ilacı esirgenen insanların üzerlerine ölüm yağdırarak neyi çözebilirsiniz?''

Başbakan Erdoğan, konuşmasında, katliama sessiz kalan ABD, BM ve AB'yi de eleştirdi. "Gürcistan konusunda devreye giren uluslararası kuruluşlar, acaba niçin susuyorlar?'' sorusunu yönelten Başbakan, "Bu soruların cevabını duymadığımız zaman, bizim bu uluslararası sivil toplum örgütlerine olan inancımız da zedeleniyor. O zaman başka hesaplar var. Bunun adı, 'çifte standart' demiyorum, çoklu standarttır." ifadelerini kullandı. Başbakan Erdoğan, muhalefet partilerine ise "Bu işin siyasi istismarı olmaz." uyarısında bulundu. Erdoğan, şöyle devam etti: "Şu anda Parlamento'da olanları ben geçmişte bu ülkenin yönetiminde gördüm. İsrail'le ilişkiler bu dönemde yok muydu? Vardı. Peki niye kesmediniz İsrail'le ilişkileri? O zaman sıkıntı yok muydu? Vardı. Şimdi bunu yapamayanlar bizden ne istiyorlar? Diyorlar ki: 'Gelin hemen ilişkileri kesin...' Arkadaşlar, biz bakkal dükkanını idare etmiyoruz. Biz Türkiye Cumhuriyeti'ni idare ediyoruz... Bırakalım birbirimize laf atmayı... Gün, birlik günüdür, beraberlik günüdür."

Osmanlı torunu olarak konuşuyorum

Duygusal konuşmuyorum. Biz, dedeleriniz, ecdadınız kovulduğu zaman, sizi bu topraklarda ağırlayan, misafir eden Osmanlı'nın torunları olarak konuşuyoruz. Her zaman mazlumun yanında olduk, bugün de mazlumun yanındayız.

Türkiye'ye saygısızlık yaptınız

Pazartesi günü bizimle İsrail-Suriye ilişkilerinin beşinci raundunu görüşmeye geldiler. İsrail Başbakanı'nın cuma günü için bize dönüşünü beklerken, cumartesi günü İsrail uçaklarının ne yazık ki Gazze'yi bombaladığını duyduk. Bu, Türkiye'ye saygısızlık.

Şubattaki seçim hesabını bırakın

Eğer bir duygusallıktan, hesaptan bahsediliyorsa, bu hesabı İsrail yapıyor. Bu, şubatta yapılacak olan seçimin hesabıdır. Barak ve Livni'ye sesleniyorum: Tarih sizi şu yaptıklarınızla insanlık onuruna kara leke düşürdüğünüz için yargılayacak.

TRT'nin Kürtçe yayını demokrasimize yakıştı

TRT'nin Kürtçe yayını, büyük bir devlet ve kendine güvenen bir millet olarak, bize ve demokrasimize yakışmıştır. Bundan rahatsız olan bir parti lideri diyor ki 'devlet etnik kör olmalı.' İşte bunların devletten anladığı budur. Bu zihniyet, yıllar boyunca demokrasiyi de kör, topal, sağır bırakan zihniyettir. Dünyada radyo, televizyon yayıncılığı alıp başını gittiğinde, vatandaşımızı tek kanala mahkum etti bu zihniyet. Devleti insanın önüne geçirerek, milletin üzerinde görerek, millete karşı kör, sağır hale getirerek Türkiye hiçbir yere gidemez. Bundan daha büyük yanlış yoktur. 'Siz 70 milyonun hakkını, Kürtçe televizyona veremezsiniz' diyen anlayışa şunu söylüyorum: Bu 70 milyonun içinde, vergisini veren benim Kürt kökenli vatandaşlarım da var. İşte bunlar, bu işten bu kadar uzak. Biz milletimize sırtını dönenlerden; milletimize karşı kör, sağır, dilsiz asla olmadık. TRT 6'nın Kürtçe yayına başlamasını çok önemli bir açılım olarak görüyorum. En azından devletin halkıyla bütünleşmesi ve halkına ulaşması noktasında çok önemli bir açılım. TRT'nin Kürtçe yayın kanalı, Kürt kökenli vatandaşlarımızın aidiyet bağlarını daha da güçlendirecektir.

Nazım Hikmet'e 'iade-i itibar' işi de bize düştü

Nazım Hikmet'in haksız yere vatandaşlıktan çıkartılması kararının düzeltilmesi de bize düştü. Sene 1951... Vatandaşlıktan çıkarıldı, sene 2008... İade-i itibarla tekrar vatandaşlığa almak da bize düştü, bunu da biz hallettik. Bakanlar Kurulu kararıyla kaldırılan vatandaşlığını, yine Bakanlar Kurulu kararıyla iade ettik. Şunu artık herkesin görmesi, bilmesi, anlaması gerekiyor. Bu devlet, milleti için vardır. Bunun dışında bir anlayışa saparsanız, işte oradan demokrasi, insan hakkı, devlet-millet kaynaşması çıkmaz. Oradan refah da huzur da, kalkınma da, çıkmaz.

Olmert'in telefonuna çıkmadı' iddiası

Başbakan Tayyip Erdoğan'ın İsrail Başbakanı Ehud Olmert'in telefonlarına çıkmadığı iddia edildi. Edinilen bilgiye göre Olmert, saldırı sonrası ısrarla Erdoğan'la görüşmek istedi. Ancak Erdoğan 'görüşme şartları oluşmadığı' gerekçesiyle İsrail Başbakanı'nın talebini geri çevirdi. Ancak bu bilgi Başbakanlık kaynaklarınca doğrulanmadı. Başbakan, İsrail'in Gazze'ye yaptığı şok saldırının ardından, "Suriye-İsrail arabuluculuk görevimizden dolayı Olmert'i telefonla arayacaktım. Ancak bu saldırıyı Türkiye'ye de bir saygısızlık olarak gördüğüm için aramayacağım." ifadelerini kullanmıştı

 
Saat
 
 
Bugün 2 ziyaretçi (4 klik) kişi burdaydı!
Copright LordChanel Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol